urunilani'na hoşgeldiniz!

‘Alimlerimizin başına neler geldiğini biliyoruz’

'Alimlerimizin başına neler geldiğini biliyoruz'

Boğaziçi Yöneticiler Vakfı tarafından bu yıl altıncısı düzenlenen Özgün İyi Yönetim Uygulamaları Forumu (Inspiring Best Practices Forum – IBPF) Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.Sektörlerinde başarılı isimlerin, ilham veren başarı hikayelerini anlattığı forumda Baykar Teknik Müdürü ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, ‘Geleceğin Akıllı Teknolojilerinde Milli Uygulamalar’ başlıklı oturumda konuştu.Bayraktar yaptığı konuşmada, teknolojide bir paradigma kırılması yaşandığını ifade ederek, insansız hava araçlarının da havacılık sektöründe paradigmanın kırıldığı yer olduğunu anlattı.Baykar’ın tek başına ortaya çıkmasının yeterli olmadığını dile getiren Bayraktar, Türkiye’nin dünya arenasında temsili ve rekabeti için, onlarca girişimin farklı stratejik alanlarda, atılım yapması gerektiğini kaydetti.”Biz cıvatasına kadar dışarıya bağımlıyız. En ufak bir sıkıntıda, parça alamayacağız. Amerika parça vermeyi kestiğinde, elimizde 20 günlük stokumuz var. Biz bu dışa bağımlılıktan bıktık. İnsansız hava araçları, yeni bir alan, yeni bir kırılım ve bu alanda bizim de söz sahibi olmamız lazım, diye yola çıktık.” “Ezberciliği ortadan kaldırmamız gerekiyor”Bir girişimci olarak gördüğü sorunlara ve yaşanan sıkıntılara değinen Bayraktar, şöyle devam etti:”Sadece sanayileşme ile kazanılacak yüksek teknoloji ve bilgi yeterli değil. Bir yandan -o hep söylenen- eğitim sistemindeki ezberciliği ortadan kaldırmamız gerekiyor. Matematiği, temel bilimleri öğretirken, biraz daha uygulamaya dayalı bir sistem kullanmamız gerektiğini düşünüyorum. Havacılıkla, rasathane ile uğraşan alimlerimizin başına neler geldiğini gördünüz veya Cumhuriyetin ilk yıllarındaki girişimcilerin başına neler geldiğini biliyoruz. Bürokratik vesayet dediğimiz şey, o gün de varmış, bugün de var. Bu girişimlerin önünün açılması için bir kere bürokratik vesayet duvarının yıkılması lazım. Dünyanın bir çok yerinde, devletin en azından gölge etmemesi gerekiyor. Hatta çoğunda Güney Kore gibi ülkelerde devlet desteğini görüyorsunuz. Türkiye’de son 10-15 senede farkındalıkla birlikte destekleniyor, bu tür girişimler. Bizde çok sayıda teknopark kuruldu. Bunların küçük girişimcileri desteklemesi lazım ama yüksek getirisinden dolayı bir çoğunda bankaların, finans kurumlarının yer aldığını görebiliyoruz. Bunun inovasyonla uğraşacak girişimciyi, desteklemesi gerekiyor.”Baykar’ın hedefleri ve uzay çalışmalarına girip girmeyeceği ile ilgili soruyu Bayraktar, “Biz Baykar olarak alanımızı dar tutmak istiyoruz. İnsansız sistemler ama insansız hava aracı sistemleri. Odağımızı dağıtıp, dünyadaki rekabetten geri kalmak istemiyoruz. Google gibi bir dev bile ‘ben arama motoru yapıyorum’ diyor. Microsoft ‘ben işletim sistemi yapıyorum’ diyor. Microsoft, kalkıp insansız hava aracı yapmıyor. Böyle bir işe giren firmaların projelerinin çoğu akamete uğradı. Dünya devleri bile cüsselerine rağmen alanları dışında işlere girmiyor. Daha büyük insansız uçaklar ve insansız jet, yol haritasında görülen yeni hedeflerimiz.” diye yanıtladı. Milli İHA’ya giden yolHatırlanacağı üzere, Türkiye’nin 2000’li yıllarda PKK’ya karşı kullanabilmek üzere İsrail’den aldığı Heron’lar kriz üstüne kriz çıkarmıştı. Teslimat süreci çeşitli bahanelerle ertelenen ve kimi dönemlerde bozuk motorlarıyla teslim edilen Heron’lardan sonra Türkiye 2007’de kolları sıvadı. Bugün sadece gözlem amaçlı değil, yüzde yüz yerli silahlarla da donatılabilen ve Türkiye’ye kendi İHA’sını üretebilen dünyanın 6 ülkesinden biri olma özelliğini kazandıran Bayraktar, ülkemiz için büyük önem taşıyan operasyonların en önemli unsuru olarak dikkati çekiyor. Baykar tarafından ‘yüzde yüz milli ve özgün tasarım’ olarak imal edilen, aynı zamanda savunma sanayinde rekor düzeyde (yüzde 93) yerli sanayi katılım oranı ile üretilen Bayraktar İHA’sı, harp başlıklı füzelerle gerçekleştirilen ilk atışlarından bu yana kısa sürede terörle mücadeleye önemli bir katkı sağladı. Bayraktar İHA’ların TSK envanterine giriş tarihi ise 2007. Aynı zamanda TSK tarihinde bir ilk olan mini sınıfı Bayraktar, tam 11 yıldır havada ve bu zamana kadar 100 bin saatin üzerinde uçuşu var. Taktik sınıfındaki füze ve akıllı mühimmat taşıma kabiliyeti olan Bayraktar TB2 İHA’sı ise 2014 Kasım’da TSK envanterine girdi. 9 bin saatin üzerinde operasyonel görev uçuşu olan TB2’ler TSK envanterine giren ilk ve tek taktik sınıfı İHA aynı zamanda. TB2 son iki ayda terör örgütü PKK’nın korkulu rüyası oldu ve 53 günde 72 teröristi etkisiz hale getirdi. Çözümden çok sorun üreten İsrail Heronları elimizde kaldıYurtdışından alınan İHA’lara ödenen paranın beşte birine mal edilen İHA’dan önce Türkiye’nin elinde İsrail’den temin edilen Heronlar bulunuyordu. PKK ile mücadelede özellikle kırsalda çok ihtiyaç olan insansız hava araçlarının temini için İsrail ile anlaşma 2005 yılında imzalandı ve İsrail’e 183 milyon dolar ödenecekti. İsrail, 2005 yılında tamamlanan ihale sürecinin ardından üç yıl içinde 10 adet insansız hava aracını Türkiye’ye teslim edeceğini bildirdi. Test aşamasının da başarısızlıkla sonuçlandığı süreç kapsamında İsrail, gereken zaman içerisinde teslimatı gerçekleştiremedi. İsrail, belirttiği teslimat tarihini iki kez daha erteledi. Mavi Marmara krizi olunca pilotlar kaçtıAraçlar teslim edilmeyince Türkiye İsrail’den başka model Heronları kiralamak zorunda kaldı. Kiralık Heronların iniş ve kalkışını ise İsrailli pilotlar yapıyordu. Kiralık olarak 3 yıl boyunca kullanılan Heronların iniş ve kalkışları İsrailli pilotlar tarafından yapılıyordu. Türk pilotlar ise eğitim almamıştı. Mavi Marmara krizinden sonra İsrailli Heron pilotları Türkiye’yi terk etti ve TSK bu araçları kullanamaz oldu. Türkiye, PKK ile mücadelede yararlanmak üzere İsrail’den 2005 yılında Heron’ların ilk ikisi, komuta kontrol sistemiyle birlikte kabul testleri için 2008 yılında Türkiye’ye getirildi. Batman Askeri Üssü’ne konuşlandırılan Heron’lara takılan ASELSAN üretimi alt sistemlerin oluşturduğu ağırlık nedeniyle ’30 bin fit’ sınırı tartışmalara neden oldu. Türkiye Heronlar’a takılan Aselsan üretimi olan kamera sistemi ile 30 bin fitte 24 saat havada kalma özelliği istedi. İsrail şartnamesinde yazmasına rağmen bu talebi yerine getirmedi. Halen TSK envanterinde yer alan 10 adet Herondan bir kısmı kaza kırım geçirdiğinden dolayı tamir dahi edilemiyor.. Ayrıca Heron üzerinde yer alan teknolojiler de modernize edilemiyor. Teknik destek olmadığından dolayı İsrail Heronları teknolojik olarak geri kalmış durumda. İlk teslim 2010’daYılan hikayesine dönen ilişkiler neticesinde Ocak 2010’da Heron’ların test işlemlerine başlandı ve 6 adet Heron, Türkiye’ye teslim edildi. Takip eden aylarda da kalan 4 Heron İsrail’den alındı. İsrail’in Heron’ları teslim etmesinin perde arkasında, Türkiye’nin yerli İHA projesini ilk kez gündemine almış olmasının yattığı düşünülüyor. Çipsiz Heron teslim etmişler’Son teknoloji ürün’ olarak sunulan Heron’lardan 5’inin motorunun kısa süre sonra arızalı olduğu ortaya çıktı. Tel Aviv’in Heron’lara ‘çip’ takmayı ‘unuttuğu’ anlaşıldı. PKK’lı teröristlerin görüntülerini tespit etmesi gereken çipin, Heron’lara takılmadığı belirlenince Türkiye, Tel Aviv yönetimini ikaz etti. Diğer iki Heron ise ‘istenilen yüksekliğe çıkamaması’ ve ‘istenilen havada kalma süresini gerçekleştirememesi’ nedeniyle ilk uçuşlarından sonra devre dışı bırakıldı. Kontrolsüz bıraktılar Türkiye’nin elinde yalnızca 3 yer kontrol istasyonu bulunduğu için İsrail’den alınan 10 adet Heron’dan yalnızca 3’ü aynı anda kullanılabildi. İsrail, Türkiye’nin ‘yer kontrol istasyonu’ talebini de karşılamadı. PKK’dan İsrail’e baskı: Heronları Türkiye’ye vermeyinİsrail ile yapılan Heron anlaşmasından sonra ortaya çıkan sıkıntılara ise kimse bir açıklık getiremedi. FETÖ’nin Balyoz kumpasında yargılanan Genelkurmay eski 2. Başkanı ve 1. Ordu Komutanı Ergun Saygun, kaleme aldığı ‘Türk Ordusu’na Balyoz’ isimli kitapta İsrail’den alınan Heronlarla ilgili çok çarpıcı bir bilgiyi paylaşarak, bu anlam verilemeyen aksiliklerin arkasındaki gerçeğe ışık tutmuştu. Saygun 2012’de yayınlanan kitabında Heronların Türkiye’ye teslim edilmemesi için PKK’nın İsrailli Hahamlar ile görüştüğünü bildiğini açıkladı. İşte Saygun’un kitabındaki o bölüm: Kandil’deki teröristlerin, İsrailli hahamlarla görüşüp, İsrail makamlarına Türkiye’ye bu insansız hava araçlarını vermeme konusunda baskı yapmalarını istediklerini de biliyorum. İçimizde de insansız hava araçlarının milli imkânlarla üretilmesini engellemeye çalışanlar olduğunu düşünmek için yeterli sebebim var. İHA konusunda bir ilerleme sağlanamamış olmasını ve İsrail’e ihtiyacımızın devam etmesini de anlayabilmem mümkün değildir. Yerli yapım IHA’lar gece ve gündüz otomatik iner kalkarlar. Bu teknoloji Predatörler’de bile yoktur.” Erdoğan: Ahlaki midir?Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başbakanlığı döneminde yaşanan bu durumu sert bir dille eleştirdi. Erdoğan, tamir için İsrail’e gönderilen Heron’lara ilişkin olarak 2011 yılında kendisine yöneltilen soruyu şu şekilde yanıtladı: “İnsansız hava araçları alınmıştır. İnsansız hava araçları, bakımıyla alakalı geri gönderilmiştir. Aramızdaki bu sıkıntılar nedeniyle insansız hava araçlarımızın hala bakımını yapıp geri göndermemişlerdir. Bu ahlaki midir?” Bayrağı “Bayraktar” devraldıTürkiye, 1990’da TUSAŞ UAV X1 ile başlattığı yerli İHA atılımını Baykar Mini İHA ile sürdürdü. 2007 yılından itibaren hız kazanan çalışmalar olumlu sonuçlar verdi. 2011 yılında havalanan ‘Türk Özgün İnsansız Hava Aracı’ ile ilk ışık yandı. Gabar Dağı’nın eteklerinde atölye Teröre teknolojik olarak çare bulmak isteyen Yarbay Melih Gülova, mühendis Bayraktar ailesinin Gabar Dağı eteklerinde atölye kurmasına ön ayak oldu. Melih Gülova bu çalışmadan 1 yıl sonra Şırnak’ta şehit oldu.’Kanadında’ şehit binbaşının vasiyeti varİHA projesi 2000 yılının başında Şırnak 6. İç Güvenlik Tugayı’na yapılan bir ziyaretle başladı. Tugaydaki komutanlardan Yarbay Melih Gülova, Özdemir Bayraktar’a şehit kanlarını göstererek teröre karşı teknolojik bir çare bulmaya çalıştığını söyledi. Bunun üzerine Tugay’ın bulunduğu Gabar Dağı’nın eteklerinde atölye kuruldu. Bayraktar kardeşler ve mühendisler 2 yıl Gabar’daki atölyede kalarak ve bölgeyi inceleyerek Türk Ordusu’nun ihtiyacı olan Gözcü mini İHA’yı yerinde geliştirdi. Ancak Yarbay Melih Gülova, 2007 Haziran’ında Şırnak’ta teröristlerce uzaktan patlatılan bir bombayla şehit düştü. Özdemir Bayraktar, “Bu projeler bu başarılar aslında onların eseridir. Komutanın vasiyetini tamamladık” diyerek İHA projesini, Şırnak’ta şehit olan Yarbay Melih Gülova’ya verdiği söz üzerine geliştirdiğini açıkladı.Şehit Yarbay Melih Gülova ve tüm Şehitlerimizin ruhu şad olsun.. Hakları ödenmez. https://t.co/xxhbQfNDpk pic.twitter.com/15AO5xhdqt— Selçuk Bayraktar (@Slck_byrktr) 26 Ekim 2016 Heronlardan çok ileri seviyedeTürkiye’nin yerli silahlı İHA çalışmaları neticesinde Bayraktar, teknolojik açıdan TSK envanterindeki Heron’dan çok daha ileri seviyede olan yerli İHA’yı üretti. Örneğin 3 yedekli uçuş kontrol sistemi, otomatik taksi, otomatik park gibi özelliklerin hiçbiri Heron’da yok. İlk silahlı test atışını 2015’te yapan Bayraktar TB2 taktik İHA, üzerine entegre edilen Roketsan üretimi MAM-L akıllı mühimmatı kullandı. Türkiye 6 ülkeden biri olduİsrail yapımı Heron’lara rakip olarak Türk mühendisler tarafından imal edilen ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile Emniyet Müdürlüğü tarafından terörle mücadele noktasında yoğun bir şekilde kullanılan Bayraktar ile Türkiye, dünyada IHA ve akıllı mühimmatı bir arada kendi üretebilen 6 ülkeden biri oldu. Diğer 5 ülke ise şöyle: ABD, İran, İsrail, Çin ve Güney Afrika.ABD’nin satmadığı Predatorlerin 20’de bir fiyatınaŞu anda TSK envanterinde bulunan 12 adet TB-2 taktik İHA’nın maliyeti, iki adet yer istasyonuyla beraber 47 milyon dolar. Oysaki Türkiye 2008 yılında ABD’den satın almak istediği General Atomics ürünü silahlı İHA’lar (MQ-1B Predator -şu anda üretilmiyor) için hala yanıt alamamış durumda. Üstelik sadece bir Reaper için 75 milyon dolar istenmişti. Türkiye ABD’nin satmadığı Predatorlerin 20’de biri ve Heronların 5’te biri fiyatına kendi İHA’sını üretiyor. En gelişmiş modern aviyonik standartlarında geliştirilen Bayraktar TB2 ise, 3 yedekli uçuş kontrol sistemi ve çift omurgalı sınır sistemine sahip. Bu milli donanımlarla hangardan cıktığı andan itibaren tam otomatik taksi, kalkış seyir, iniş, fren ve park otomasyonunda. olan TB2’lerdeki bu özellikler ne Heron’da ne de ABD üerimi Predator’de mevcut.. İhracat kısıtlaması yokYüzde 100 milli ve özgün tasarım olan proje kapsamında birçok kritik teknoloji ve milli teknoloji ana ve ana alt sitemler geliştirilmiş olmasından dolayı Bayraktar TB2 İHA platformu ve yer sistemleri ihracat kısıtlaması olmayan ürün statüsünde. Yurt dışından temin edilemeyen veya temin edilmesine rağmen çeşitli nedenlerle idamesi sağlanamayarak harekâtı tehlikeye sokabilecek olan ve bu nedenle yurt içinde imali gerekli görülen pitot-statik, servo kontrol, güç ataletsel ölçüm sistemleri vb. kritik teknolojiler proje kapsamında geliştirildi. Ayrıca yurt dışından tedarik edilse dahi kullanımında güvenlik nedeniyle sakınca bulunan ve mutlaka yurt içinde geliştirilmesi gereken 3 yedekli uçuş kontrol bilgisayarı, görev bilgisayarı vb. milli teknolojiler geliştirilerek Bayraktar TB2 İHA sisteminde kullanıma girdi. ⚡️ Türkiye'nin göklerdeki 'Bayraktar'lığını üstlenen İHA, Yeni Şafak An'da!(@Slck_byrktr , @LHBayraktar)https://t.co/wiBC7dpA9c— Yeni Şafak (@yenisafak) 27 Ekim 2016 “Türkiye kritik öncelikli teknolojilere odaklanmalı”Baykar Holding Genel Müdürü Haluk Bayraktar, Türkiye’de savunma sanayinde yapması gerekenleri şöyle özetliyor: “Türkiye açısından İHA’lar dünya arenasında oynamak için güzel bir alan. Türkiye her şeyi yapan bir ülke olmaktan ziyade kendisi için kritik olan öncelikli teknolojilere odaklanması ve proje desteklerinden sanayinin yapılanmasını da göz önünde bulundurması gerekiyor.”Galeri: Yerli İHA Bayraktar’ı çok yakından inceleyin! Video: Teröristlerin korkulu rüyası: Bayraktar

KAYNAK : Yenişafak